Y  e  n  i  d  e  n     İ  n  a  n  m  a  k

 

“Ey iman edenler! Allah’a,  peygambere,  peygambere indirilen  kitaba ve ondan önce indirilenlere iman edin.....” 

                                                                                      Nisa 136

     diyor yaratan ve  inananlara, inanmalarını hatırlatıyor.

 

   ***

    Mensubu olduğumuzu düşündüğümüz İslam dininin hakkını verme, onu hakkıyla anlamak ve yaşamak istiyorsak bütün önyargılarımızı bir tarafa bırakıp tıpkı ilk müslümanların takip ettiği yöntemleri uygulayarak yeni baştan müslüman olmalıyız. En baştan başlamalı. Bugüne kadar edindiğimiz İslamdışı alışkanlıkları özellikle de  zihni alışkanlıkları, toplumun bize kazandırdığı ister istemez yapmaya zorladığı İslamdışı tavırları, davranışları terk etmemiz gerekiyor. Bir bakıma imanımızı yenileme anlamına gelecek  bir değişim.

    Her şey sıfırdan başlayacak. Önümüzde bütün hayatı kuşatan bir din ve  sizden yapmanızı istedikleri.

Biz de bu dinle ilk defa karşılaşıyormuş gibi olacağız. İlk kez müslüman oluyormuş gibi heyecanla tanımaya başlayacağız onu. Bütün geçmişi bir daha hiçbir ilgimiz kalmamışçasına itmiş; saf, halis bir İslâm toplumuna ilk kez   yeni bir müslüman olarak giriyormuşçasına  bir teslimiyetle işe sarılacağız. Kelime-i şahadetten başlayarak ilk müslümanlar kendi yaşama tarzını nasıl oluşturmuşsa, bizde adım adım kendi hayat tarzımızı oluşturmaya çalışacağız.

    Hiçbir geleneği, hiçbir alışkanlığı bir veri olarak kullanmak yok. Alışkanlık ve geleneklerimizden  işimize yarayan var mı, yok mu diye düşünülmeden,  ilk elde tümü yok sayılarak,  asıl müslümanlığı  İslam’ın gerektirdiği ölçüler içinde yaşamaya talip olunmalıdır. Bugün önümüzde yıkılmaz, üstesinden gelinmez  gibi görünen sorunlar, o zaman kendiliğinden çözüme ulaşacak  ve bize sorun gibi görünen pek çok hususun, aslında bir sorun olma değerini bile taşımadığı görülecektir.

    Hiçte kolay olmayan bir işten bahsediyoruz. İcabında tek başına kalabilmeyi göze almayı isteyen bir işten. Cahiliye döneminin bütün adetlerini ayaklarınız altına alabileceğiniz bir yere kadar yükselmenizi isteyen bir işten bahsediyoruz. Sevdiğiniz şeyleri O’nun yolunda harcamaktan  ve size verilen canı gerektiğinde verebilmekten bahsediyoruz.

    Vakit daralıyor. Kaçınılmaz ölüm her gün daha  da yaklaşıyor. O an gelip çatmadan öte dünyanın tarlasını biçmek lazım. Başlamak için en müsait zaman : şu an içinde bulunduğunuz  zamandır.

              Yeni dininiz mübarek olsun!

                                                             

                                                                   Tayfur Işık

 

BU SAYIDA / ARŞİV